Şölene katılan kadınlar: Önderliğimiz özgür olsun

2025-08-15 09:03:24


	 

	MÊRDÎN - On binlerin katıldığı “Barış ve Demokratik Toplum” şöleninde bir araya gelen kadınlar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ederek, Kürt halkının özgürlüğünün Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünden geçtiğini vurguladı.

	 

	Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı tarihi çağrı sonrasında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), başlayan süreci halka anlatmak ve tartışmak amacıyla başlattığı halk toplantılarının ardından şimdi de kitlesel etkinlikler düzenliyor. Bu kapsamda Kürdistan ve Türkiye kentlerinde “Barış ve Demokratik Toplum” şölenleri gerçekleştiriliyor. Güçlü katılımın olduğu bu şölenlerde halkın süreci büyük bir coşkuyla sahiplendiği görülüyor.

	 

	Qoser’de (Kızıltepe) on binlerin katıldığı “Barış ve Demokratik Toplum” şöleninde konuşan kadınlar, sürecin öncü mimarı olarak gördükleri Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep etti.

	 

	‘Önderliğimiz özgür olmadan Kürt halkı özgür olmaz’

	 

	Güler Onay, barış ve demokrasi için bir araya geldiklerini belirterek, “Bir süreç başlamış, önderliğimiz adım attı ama hâlâ devlet bir adım atmadı. Tutsakların cezaları bitmiş ama bırakmıyorlar, süreç nasıl ilerliyor? Bizim üstümüze düşenleri yaptık. Biz Kürt halkı hep barış istiyoruz. Anneler geçmişten bu yana barış için elini uzatmıştır, onlar da uzatsın ellerini. Devlet de artık bir adım atsın, onurlu ve gerçek bir barışı istiyoruz. Tutsakları bıraksınlar, cezalarını bitirmişler, hasta tutsaklarımız var. Süreç nasıl ilerleyecek? Bu adımlar atılmazsa barış nasıl oluşacak? Şimdi özgürlük diyoruz ama önderliğimiz özgür olmadan Kürt halkı özgür olmaz. Onu Amed’de özgür, aramızda görürsek özgürlüğümüz o zaman olacak” diye konuştu.

	 

	‘Abdullah Öcalan Kürtlerin önderidir’

	 

	Bu süreçte güzel adımların atıldığını ama şu an sürecin yerinde saydığını söyleyen Semra Şahin, “Tutsaklar hâlâ serbest bırakılmadı, hâlâ baskı var üzerlerinde. Barış anneleri, hepimiz barış çağrısı yapıyoruz. Devlet de barış için el uzatmalı, madem el uzattı, bu barışı sağlamak için adım atmalı. Hepimiz barış istiyoruz. Abdullah Öcalan özgür olmayana kadar barış inşa edilmez. Önce onun özgürlüğü olmalı ki Kürt halkının özgürlüğü olsun. Barış olursa birlik olur, Abdullah Öcalan Kürtlerin önderidir” şeklinde konuştu.

	 

	‘Barış ve eşitlik istiyoruz’

	 

	Îdê Eriş ise barış ve eşitlik istediklerinin altını çizerek, “Artık anneler ağlamasın, kan dökülmesin” dedi.

	 

	‘Artık barış olsun’

	 

	Koçer Uçar da şunları söyledi: “Eşitlik istiyoruz, hepimiz kardeşiz, artık barış olsun. Cezaevlerindeki tutsaklar bırakılsın, artık şehit anneleri ağlamasın, artık kan dökülmesin. Madem kardeşiz, gerçek ve aydınlık bir barış yapılsın. Apo özgür olmalı ve İmralı’dan çıkmalı.”

	 

	Barış söylemleriyle savaş politikaları yan yana ilerlemez

	 

	Artık kaybedecek bir şeylerinin olmadığını dile getiren Selma Şahin, “Devlet bir adım atsın, bir taraftan barış diyor, bir taraftan savaş politikalarını sürdürüyor. Kürtlere artık ‘terörist’ demesinler, terörist kim bellidir. Bizler terörist değiliz, bu söylemleri terk etsinler. Bu süreçte bize inancım var ama devlete yok. Onlara inanmıyorum. Yıllardır burada kan döküldü. Bu topraklarda nereye baksan kan dökülmüş. Bu dökülen kanlar dursun artık. Bizim tarafımızda barışa engel bir sorun yok. Biz topraklarımızı istiyoruz, kimliğimizi istiyoruz, dil hakkımızı istiyoruz” ifadelerini kullandı.

	 

	‘Herkes için barış istiyoruz’

	 

	Selva Erdem ise devamında şunları söyledi: “Barış istiyoruz, köleliği istemiyoruz. Bizler istiyoruz güzel adımlar atılsın ama bakıyoruz ki adım atılmıyor. Cezaevlerindeki tutsaklar, hasta tutsaklar için, gençler ve öğrenciler için, herkes için barışı istiyoruz.”

	 

	‘Topraklarımızda dilimizle yaşamak istiyoruz’

	 

	Hamdiye Aksoy da şöyle konuştu: “Biz barış anneleri, zindandaki hasta tutsakların bırakılmasını istiyoruz. Önderimizin özgür olmasını istiyoruz. Topraklarımızda dilimizle özgür yaşamak istiyoruz.”