MERSİN – 26 yıl sonra Abdullah Öcalan’ın videolu çağrısıyla barış süreci için umutlarının arttığını söyleyen tutsak yakınları, herkesin seferberlik ruhuyla barışı sahiplenmesini istedi. 

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısından bu yana tarihi gelişmeler yaşanıyor. 9 Temmuz’da Abdullah Öcalan’ın tarihi görüntülü çağrısı kapsamında, Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nda yer alan 30 gerilla, Silêmanî’nin Dukan ilçesine bağlı Şikefta Cesanê’de tarihi bir törenle silahlarını yaktı.

 

Bu tarihi gelişmeler yaşanırken, devlet tarafından henüz somut bir adım atılmış değil. Cezaevinde hem eşi hem de kardeşi tutsak bulunan Esra Araz ve oğlu tutsak bulunan Remziye Araz, bu süreçte barışın sahiplenilmesi ve devletin adım atarak tutsakların serbest bırakılması gerektiğini söyledi.

 

‘Ailemizde şehitlerimiz var, oğlum zindanda; barışı en çok biz istiyoruz’

 

Barış istediklerini söyleyen Remziye Araz, artık annelerin ağlamasını istemediklerini belirtti. Remziye Araz, “Yüzyıl oldu, artık bu barış olsun istiyoruz. Ailemiz de şehitlerimiz var, oğlum zindanda, çocukları arkasında kaldı. Barışı en çok biz istiyoruz. Anneler artık gözyaşı dökmesin. Anneler cezaevi yollarında perişan oldu. Sadece bir kişinin istemesiyle olmaz, hepimiz barış demeliyiz. Bu sürecin başarıya ulaşması için herkes el ele verip destek olmalı. Birbirimize destek vermezsek olmaz; barış, herkesin sahip çıkmasıyla oluşur. Bu süreçte kimse ‘benim oğlum zindanda falan değil, beni ilgilendirmez’ dememeli” dedi. 

 

‘Apo konuşmayana kadar barış sürecine inanmıyorduk’

 

Abdullah Öcalan’ın özgür olması gerektiğini söyleyen Remziye Araz, “Tutsakların hepsinin zindanlardan çıkmasını istiyoruz. Apo konuşunca aklımız bu sürece daha da yattı. Apo konuşmayıncaya kadar barış sürecine inanmıyorduk. Apo’ya inancımız tam, ama hâlâ sürece sıcak değilim, çünkü bu devlete inanmıyorum. Apo zaten çabalarını sürdürüyor bizim için, ama devlete güvenimiz olmuyor” şeklinde konuştu.

 

‘Biz gereken adımları attık ama devlet bir adım atmış değil’

 

Devletin adım atması gerektiğini belirten Remziye Araz, “Biz zaten gereken bütün adımları attık ama devlet bir adım atmış değil. Sadece ağızlarından ‘yapacağız’ kelimesi çıkıyor; başka hiçbir şey çıkmıyor. ‘Barış yapacağız’ diyorlar ama hani barış nerede? Daha hiçbir şey yok. Barışı herkes için istiyoruz; sadece oğlum zindanda diye değil, benim oğlum gibi binlercesi sebepsiz yere zindanda” dedi.

 

‘Videoyu gördüğümüzde barış süreci için daha çok umutlandık’

 

Süreci takip ettiklerini söyleyen Esra Araz da şunları söyledi: “Abdullah Öcalan’ın fotoğrafını gördüğümüzde daha çok sevindik. Videosunu gördüğümüzde de barış süreci için daha çok umutlandık. Öncelikle hasta tutsakların, daha sonra da siyasi tutsakların bırakılmasını istiyoruz. Barışın seferberlik ruhuyla sahiplenilmesi gerekiyor. Biz ancak devlete bu şekilde adım attırabiliriz. Halkla beraber ayağa kalkalım.”