
Dêrsim’de pomza ve kum ocağı projesinin iptali için yürüyüş
- 16:12 7 Temmuz 2025
- Ekoloji
DÊRSIM - Hozat Pertek Sekasur Çevre ve Doğa Platformu, pomza ve kum ocağı projesinin iptali için yürüyüş düzenledi. Yürüyüşte konuşan DEM Parti Milletvekili Ayten Kordu, “Sömürü mekanizmasını işleten her türlü müdahaleye ve yasaya karşı olacağız” dedi.
Dêrsim’in Xozat (Hozat) ilçesine bağlı Bargini köyü ile Pêrtag (Pertek) ilçesine bağlı Zeve, Orcan ve Desiman köylerinde yurttaşlar, 2 bin 200 dönümlük alanda kurulmak istenen pomza ve kum ocağına karşı Pêrtag (Pertek) ilçe merkezindeki eski postane önünden çarşı merkezine kadar yürüdü.
Hozat Pertek Sekasur Çevre ve Doğa Platformu öncülüğünde ki yürüyüşe DEM Parti Dêrsim Milletvekili Ayten Kordu, yerine kayyım atanan Dêrsim belediye eşbaşkanları, DAD Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, Dêrsim’deki siyasi parti, demokratik kitle örgütleri ve çevre örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. Yürüyüşte “Maden şirketlerinin talanına karşı birleşelim mücadele edelim”, “Doğama, suyuma, toprağıma dokunma” pankartlarını açılırken, sık sık “Birleşe birleşe kazanacağız”, “Sekasur kutsaldır kutsal kalacak” ve “Şirket şaşırma sabrımızı taşırma” sloganları attı.
Burada konuşan Hozat Pertek Sekasur Çevre ve Doğa Platformu üyesi Jeoloji Mühendisi Barış Palancı, Dêrsim’in madenlerle, HES’lerle ve orman katliamlarıyla yağma edildiğini ifade etti. Barış Palancı, “Rant hırsıyla doğamızı talan etmek isteyenler, köylerimizi yok etmeye, suyumuzu kirletmeye, çocuklarımızın geleceğini karartmak istiyorlar. Bölge halkı olarak, doğamızı, kutsal alanlarımızı, suyumuzu ve geçim kaynaklarımızı tehdit eden her türlü müdahaleye karşı durmaya kararlıyız” dedi.
‘Yasaya karşı olacağız’
Ayten Kordu, “Dêrsim'de, Sekasur’da Tağar'da, Ali Boğazı'nda, yine Pulur Cevizdere'de altın ve kum madenleri üzerinde çalışma yürütülüyor. Geleceğimize kanser bırakan, doğamızda tarım ve hayvancılığı engelleyen, yaşam alanlarımızda, hem geleceğimizi su gibi dağ gibi, taş gibi doğal varlıklarımızı sermayeye peşkeş çeken yasaları asla kabul etmeyeceğiz” diye belirtti. Şirketlere seslenen Ayten Kordu, “Her ne kadar kamuoyunda kum ocakları taş ocakları gibi elementler, lazım diyerek başvuru yapsanız da nereye yaptığınızı hangi kültürel hafızaya kaldırdığınızı, hangi halkın geçim kaynaklarına müdahale ettiğinizi bilmeniz gerekiyor. Dolayısıyla bu maden yasaları da Dêrsim'deki durumda da bir bütün olarak coğrafyamızda başvuru yapılan yerlerde sağlık açısından, tarım açısından, hayvancılık açısından, toplumsal, kültürel ve sosyolojik hafızalarımız açısından mutlaka dikkat edilmeli ve ona göre izinler verilmelidir. Topraklarımıza, geleceğimize, geçimimize ve varlıklarımıza müdahale eden denetimsiz, kontrolsüz, sömürü mekanizmasını işleten her türlü müdahaleye ve yasaya karşı olacağız. Bundan sonra da hep birlikte mücadelemize devam edeceğiz ediyorum” diye belirtti.
Açıklama, alkışlarla son buldu.