‘Asgari ücret temel ihtiyaçlara dahi yetmiyor’

  • 09:02 19 Aralık 2025
  • Emek/Ekonomi
Devrim Fındık 
 
İSTANBUL – 8 Aralık’tan bu yana Meclis’te bütçe görüşmeleri devam ederken, kadınlar, asgari ücretin temel ihtiyaçlara dahi yetmediğini söyledi.
 
Meclis Genel Kurulu, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi, 8 Aralık’tan bu yana görüşülmeye devam ediyor.2026 yılının bütçesindeki payın en az yüzde 50’sinin savaşa, faize ve sermayeye ayrıldığı öngörülüyor. Bütçeden yıllardır en yüksek pay savaşa ayrılırken, halkın en temel ihtiyaçlarına ise yok denecek kadar az bir pay ayrılıyor. Son dönemlerde özellikle kadınlar temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamazken, asgari ücret ise açlık sınırının altında. Enflasyon ve temel gıda fiyatlarındaki artış ise halkın yaşamını derinden etkiliyor.
 
Mikrofon uzattığımız kadınlar ise asgari ücretin, temel ihtiyaçlara dahi yetmediğini ve güvenli ürüne ulaşamadıklarını söylüyor.
 
‘Market daha ekonomik’
 
Tülay Küçükeli, marketin daha ekonomik olduğunu ifade ederek, “Zincir marketlerin ürünlerini daha güvenli buluyorum çünkü kampanyalar oluyor” dedi. Asgari ücretle çalışanların güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasının zor olduğunu da belirten Tülay Küçükeli, “Asgari ücreti yeterli bulmuyorum çünkü bende emekliyim ve ev kirası verince de gerçekten açlık sınırında yaşıyorsunuz” dedi.
 
‘İhtiyaçlarım eksik kalıyor’
 
Asgari ücretin en az 60 bin TL olması gerektiğine dikkat çeken Gözde Arslan, “Asgari ücretliler mutfak giderlerini karşılayamıyor. Bir ihtiyacı karşılarken diğer ihtiyaç eksik kalıyor. Benim şuan temel ihtiyaçlarımı karşılamaya yetiyor ama hobi olarak olması gereken ihtiyaçlarımı karşılayamıyorum.  Pazar fiyatları daha uygun ama orada da belirli bir nakit paranızın olması gerekiyor. Her zaman için Pazarda satılan ürünlerin daha taze ve uygun olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
 
‘Mehmet Şimşek’in söylemleri gerçeği yansıtmıyor’
 
Asgari ücretin 35 bin TL olması gerektiğini söyleyen Saniye Yılmaz, “Sonuç itibariyle yine geçinemeyeceğiz. Yine insanlar aç. Enflasyon gün gün artıyor. Mehmet Şimşek’in söylediklerine inanan varsa onu bilemem ama bu söylemler gerçeği yansıtmıyor” şeklinde konuştu. Zehirlenme vakaları üzerine de konuşan Saniye Yılmaz, “Bizim toplumda denetimsizlik ve cezasızlık var, iş ahlakı yok” dedi. Saniye Yılmaz, kadınların temel ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını söyleyerek, “Bu ülkede artık kadının da bir değeri ve önemi hatta yeri yok” diye konuştu.
 
‘Hurdacılık yapıyorum ama geçinemiyorum’
 
Emine Köktürk, hurdacılık yaparak geçimini sağlamaya çalıştığını söyleyerek, “Kadın olarak temel ihtiyaçlarımı zar zor karşılayabiliyorum. Hurdacılık yaparak geçimimi sağlamaya çalışıyorum ama yine de yetmiyor” dedi.
 
‘Asgari ücretli temiz gıdaya ulaşamaz’
 
Çiğdem Sezgin ise mevcut olan asgari ücretin yeterli olmadığını dile getirerek, “En az 50 bin TL olmalı. Asgari ücretli temiz ve güvenli gıdaya da ulaşamaz. Manav ve pazar fiyatları çok pahalı ben zincir market fiyatlarını daha ucuz buluyorum” diye konuştu.
 
‘Kadınlar yoksulluğun pençesinde kıvranıyor’
 
Akademisyen Nesrin Nas, Meclis’te yapılan bütçe görüşmelerinin iktidarın beklentileri doğrultusunda yapıldığını kaydetti. Nesrin Nas, “Bütçe ile ilgili en ufacık bir şekilde hesap vermeye de yanaşmıyorlar” dedi. Kadınların giderek hem istihdamda azaldıklarını hem de yoksulluğun pençesinde kıvrandıklarına dikkat çeken Nesrin Nas, şöyle konuştu: “Ama öbür tarafta otomobil satışları, konut satışları artmış. Niye artmış biliyor musunuz? Çünkü servetin yüzde 85'i o yüzde 5'lik dilimin eline geçmiş. Yüzde 85'i yüzde 5'in elinde. Geri kalanında işte geride kalan çoğunluk paylaşıyor. Önümüzdeki yıldan itibaren de yoksulluk konuşacağız. Yoksulluk dediğim şey şu, cebinizde bundan sonra paranız da olsa artık yeterli gıda bulamayacaksınız.”
 
‘Mücadelemizin eşit yurttaşlıkta olması gerekiyor’
 
İstihdam politikasının değişmeden kadınların istihdam oranlarının artamayacağını belirten Nesrin Nas, “Kadının önünde geleneksel aile değerleri gibi çok çeşitli engeller var. Çoğu iş yerinde kadınlar ya sigortasız çalıştırılıyorlar, asgari ücretin de altında yani ucuz iş gücü olarak kullanılıyor ya da çok kötü koşullarda çalıştırılıyorlar. Bunun en somut örneğini önümüze düşen o iş cinayetlerinde görüyoruz” dedi. Nesrin Nas, son olarak çalışma hayatındaki eşitsizliğin ortadan kaldırılması ülkenin demokratik bir hukuk devleti nosyonuna sahip olmasıyla mümkün olabileceğini söyleyerek “Hayatımızın her aşamasında çeşitli biçimlerde bir eşitsizlikle karşı karşıyayız. Yani öncelikli mücadelemizin burada olması gerekiyor. Yani eşit yurttaşlıkta olması gerekiyor” dedi.