
‘Küresel mücadele hattı için bir zemin oluşturuldu’
- 09:06 19 Haziran 2025
- Güncel
Şehriban Aslan
AMED - 5-17 Mayıs tarihlerinde Silêmanî’de düzenlenen NADA Kongresi, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’dan kadınların bir araya geldiği tarihi bir buluşmaya sahne oldu. 19 ülkeden 200’ü aşkın delegenin katıldığı kongrede, yedi ihtisas komitesi kurularak kadınların küresel mücadele hattı için kurumsal bir zemin oluşturuldu. Peyas Belediye Eşbaşkanı Berivan Gülşen Sincar, kongrede yakalanan sinerjinin kadınların ortak iradesini pekiştirdiğini vurguladı.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu’nun (NADA), 15–17 Mayıs tarihleri arasında 1’inci Kongresi’ni Güney Kürdistan’ın Silêmanî’de (Süleymaniye) kentinde gerçekleştirdi. Kongre sonunda açıklanan sonuç bildirgesinde, bölgesel kadın birliğini güçlendirmek amacıyla yedi ihtisas komitesi oluşturuldu. “Kadın, Yaşam, Özgürlük” şiarıyla yürütülecek mücadelenin derinleştirilmesi ve demokratik toplumun inşasında kadınların aktif rol almasının önemi vurgulandı.
Kongreye katılan Peyas Belediye Eşbaşkanı Berivan Gülşen Sincar, kongrede yapılan tartışmalar ve alınan kararlara dair sorularımızı yanıtladı.
"Akşamları gerçekleştirilen kültürel faaliyetlerde her ülkenin kendi kültürel, sanatsal yönlerinin yansıdığı; ortak kadın ruhunun ve duygusunun da açığa çıktığı, dolu dolu yaşanan ve dolu dolu kararların alındığı bir atmosferdi."
*NADA Kongresi’ne katıldınız. Genel olarak atmosfer nasıldı? Neler söylemek istersiniz?
Geçtiğimiz Mayıs ayı içerisinde, 15 ve 17 Mayıs tarihleri arasında tam 19 ülkeden 200'ü aşkın delegenin katılımıyla bir konferans gerçekleştirildi. Tabii, daha önceki yıllarda gerçekleştirilen konferansların sonucunda bir kongre süreci yaşandı. Genel anlamda aslında Orta Doğu coğrafyası, Kuzey Afrika ve Kürt kadın hareketinin de içerisinde yer aldığı delegeler; Arap, Acem, Kürt, Alevi, Êzidî olmak üzere birçok halktan kadın hareketlerinde, kadın mücadelelerinde bulundukları ülkelerde öncülük rolü üstlenen kadınların bir araya geldiği bir kongre faaliyetiydi. Tabii ki kadınların yaşadıkları ülkelerdeki mücadele tecrübeleri, deneyimleri ve sorunlarına karşı nasıl çözümler üretileceğine dair bir arada olmanın yarattığı ayrı bir renk, ayrı bir coşku, ayrı bir moral, hedef ve amaç ilişkisinin ortaya konulmasına dönük bir süreç gelişti.
Dolu dolu kararların alındığı bir atmosferdi
Üç günlük kongre süreci içerisinde, hem coğrafyada bulunan tüm kadınların mücadele perspektifleri, tecrübeleri ve deneyimlerinin yanı sıra; yaşadıkları özgün sorunlar, erk iktidar karşısında karşılaştıkları sıkıntılardan tutalım, buna karşı geliştirdikleri mücadele yöntemlerinin dışında konular oldu. Akşamları gerçekleştirilen kültürel faaliyetlerde her ülkenin kendi kültürel, sanatsal yönlerinin yansıdığı; ortak kadın ruhunun ve duygusunun da açığa çıktığı, dolu dolu yaşanan ve dolu dolu kararların alındığı bir atmosferdi. Bizler açısından da, Türkiye'den ve bölgeden gelen kadınlar açısından da belki çok uzun yıllara dayalı bir kadın hareketi, kadın özgürlük mücadelesinin yarattığı bir kültür, bir bilinç olmasıyla birlikte, diğer coğrafyalardaki kadın sorunlarının ne kadar fazla gündemde yer alması gerektiği hissi de bir kez daha yaşatılmış oldu. Hem birebir diyaloglarda hem ortak etkinliklerde, atölye ve panel çalışmalarında bazı gerçekliklerin çok daha yalın ve somut bir şekilde yansımasına da tanık olduk.
"Hem erişilebilirliği hem de Kürt kadın hareketinin ve bölge kadın hareketlerinin mücadelelerinin ifadesini ve kimliğini bulduğu bir alan olma özelliği taşıması açısından avantajlar barındırıyordu."
*NADA Kongresi’nin Silêmanî’de yapılmasının tarihsel ve siyasi bağlamdaki sembolik anlamı nedir? Bu tercih bölgesel aidiyet ve kimlik politikaları açısından nasıl yorumlanabilir?
NADA Kongresi'nden önce, 2013'te Amed’de, 2021'de Lübnan Beyrut’ta gerçekleştirilen konferanslara baktığımızda, aslında konferansın en önemli başlıklarından bir tanesi de 3’üncü Dünya Savaşı süreci içerisinde gelişen savaş ve şiddet koşullarına karşı kadın ittifaklarının, kadın örgütlenmesinin, kadın savunma ağının geliştirilebilmesiydi. Bu anlamda Süleymaniye, Orta Doğu coğrafyasında önemli kentlerden birini oluşturuyordu. Hem erişilebilirliği hem de Kürt kadın hareketinin ve bölge kadın hareketlerinin mücadelelerinin ifadesini ve kimliğini bulduğu bir alan olma özelliği taşıması açısından avantajlar barındırıyordu.
Önemli süreçler gelişti
Bu noktada özellikle, uzun yıllardır Kuzeydoğu Suriye, Irak ve diğer yakın çevre illerde yaşanan savaş ve şiddet koşullarında kadın hareketlerinin mücadeleleri ortak bir dayanışma kültürü yarattı. Bunların yarattığı avantajlar hem kongreye yansıdı hem de diğer ülkelerden gelen kadınların, ortaya çıkan özellikle kadın mücadelesinin başarılarından faydalanabilmesi, bunlara dair bilgi birikimi ve deneyimlerden yararlanabilmesi adına önemli bir alan oldu. Önemli bir süreç olarak da Süleymaniye’deki ortamda böylesi bir süreç gelişti.
"Kürt kadın hareketi açısından da baktığımızda, Orta Doğu coğrafyasındaki Kuzeydoğu Suriye Kadın Devrimi, “21’inci yüzyıl kadın devrimi yüzyılıdır” şiarıyla yüzlerce yıllık kadın mirası birikimini açığa çıkardı."
* Silêmanî’de yapılan kongrenin ulusal ve uluslararası düzeyde algılanışı nasıl olabilir? Bu durumun Kürt siyasal hareketi üzerindeki etkileri ne olabilir?
Yapılan bu çalışma, özellikle NADA Kongresi'nin en önemli hedeflerinden bir tanesi olarak; küresel düzeyde gelişen erkek iktidarlarına karşılık, çok merkezi olmayan ancak kadın örgütlenme ağlarının ve dayanışma kültürlerinin geliştirilebilmesine dönük çok önemli bir mesaj da taşıyordu. Zaten sonuç bildirgesine baktığımızda, Dünya Kadın Konfederasyonu'nun da belge olarak tanımlanması içerisinde, aslında biraz daha Batı orijinli, dünyadaki kadın hareketlerinin tecrübelerinin veya küresel ağlardaki etkisinin Orta Doğu coğrafyasında pekiştirilebilmesi, kurumsal bir düzeye gelebilmesi açısından önemli bir amacı taşıyordu.
Önemli yol haritaları açığa çıktı
Bu sebeple, 2021 yılı içerisinde hem Kuzey Afrika hem Orta Doğu kadın örgütlenmelerinin, bölgesel demokratik koalisyonun kongreye evrilmesinin en önemli amaçlarından biri; küresel ve bölgesel düzeyde kadın ağlarının, yerelden bölgeye ve Dünya Demokratik Kadın Konfederasyonu’na evrilebilmesi açısından da önemli bir hedef taşıyordu. Kürt kadın hareketi açısından da baktığımızda, Orta Doğu coğrafyasındaki Kuzeydoğu Suriye Kadın Devrimi, “21’inci yüzyıl kadın devrimi yüzyılıdır” şiarıyla yüzlerce yıllık kadın mirası birikimini açığa çıkardı. Kuzey ve Doğu Suriye ve Rojava kadın devriminin somutlaşmış haline karşı da bu sürecin nasıl daha fazla güçlendirilip sürdürülebileceği meselesi konuşuldu. Bu da hem kongrenin hem belgenin tanınması, referans belge olarak alınması bakımından, sürecin nasıl ilerletilebileceği üzerine reel gerçeklikler üzerinden önemli bazı tartışmaların yürütülmesine vesile oldu. Önemli bazı yol haritalarının da açığa çıktığı bir süreç oldu.
"Farkındalık yaratmak, bu yapıları daha da güçlü kılmak ve en önemlisi toplumsal değişim ve dönüşümde barışın geliştirilmesinde kadının öncü rolünü ve gücünü açığa çıkarması gerektiği yönünde önemli tartışmalar ve planlamalar yapıldı."
*Demokratik Konfederalizm anlayışı, yerel özyönetim pratikleri açısından ne tür fırsatlar ve zorluklar sunmaktadır?
Demokratik konfederal sisteme baktığımızda, dünyadaki mevcut egemen anlayışlara karşı geliştirilen her türlü savaş ve şiddet kararı; radikal İslam'ın hızla artışı ile birlikte kadın bedeninin araçsallaştırılması... Savaş ve şiddet politikalarının sonucunda, ne yazık ki dünya üzerinde en fazla acıyı ve kaybı kadın, çocuk ve doğanın yaşadığı bir gerçeklik söz konusu. Buna baktığımızda, kadınların merkezi iktidarların yaratmış olduğu bu kurumsal yapılanmalara karşı daha yerelden yönetim düzeyinde oluşan iş birliklerini güçlü bir dayanışma örneğine dönüştürebilmesi gerekmektedir.
Orta Doğu coğrafyasında, özellikle 2014’teki DAİŞ saldırıları sonrasında Êzidî kadınların katledilmesi, kaçırılması, tecavüze uğraması meselesi ve Kuzey Afrika ile Orta Doğu ülkelerinde son yıllarda artan şiddet süreçleri, çok önemli dönemler yarattı ancak çok büyük kayıplara da yol açtı. Pandemi sürecinden savaş sürecine kadar uzanan yıkımlar değerlendirildiğinde, bazı yerlerde kadının hâlâ kamusal alana katılımında ciddi problemler görülebiliyor. Örneğin Somali’de hâlâ kadın sünnetinin çok üst boyutlarda yaşanıyor olması, bu durumun ciddiyetini ortaya koymaktadır.
Barış rolü çokça tartışıldı
Yine kongre boyunca, daha önce güvenlik koşulları nedeniyle çekilmiş olan ancak onur konuğu olarak davet edilen Afgan kadınları, üç gün boyunca yüzlerinde maske ile dolaştılar. Eğitim hakkından, kendi kültürlerine entegre olabilecek özel günlerin kutlanmasına kadar çok ciddi saldırıların geliştirildiğini görmek mümkündü. Bu haliyle baktığımızda, her bir ülkede yaşanan özgünlüklerin yeniden vurgulanarak açığa çıkması; yaşanan şiddet sarmalına karşılık kadınların yalnızca mağdur olarak gösterilmesinin ötesinde, bu tür mekanizmalara karşı ciddi bir örgütlenme ihtiyacını ortaya koydu.
Bu noktada özellikle kadın kurumları, kadın kimlikleri, kadın örgütleri ve hareketleri boyutuyla; farklı mekanizmalarla da olsa bu ağların daha da geliştirilmesi gerekmektedir. Farkındalık yaratmak, bu yapıları daha da güçlü kılmak ve en önemlisi toplumsal değişim ve dönüşümde barışın geliştirilmesinde kadının öncü rolünü ve gücünü açığa çıkarması gerektiği yönünde önemli tartışmalar ve planlamalar yapıldı.
*Demokratik Konfederalizm’in toplumsal cinsiyet, ekoloji ve halk meclisleri bağlamında öngördüğü dönüşümler nelerdir? NADA'nın bu ilkeleri benimsemesi ne anlama geliyor?
Kuzey ve Doğu Suriye referans belgesi içerisinde kadın devriminin açığa çıkarmış olduğu önemli açılımlar var. Bunlardan bir tanesi, kapitalist modernite sisteminin açığa çıkarmış olduğu her türlü yıkım politikasına karşılık demokratik modernitedir. NADA Kongresi içerisinde de sorunların tartışılmasının ötesinde, yeni bir yaşamın inşa edilebilme; alternatif, yeni bir yaşam modelinin ancak kadın öncülüğünde olabileceği öne çıktı. Yine demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma ile birlikte mevcut sistemler karşısında ne olursa olsun, alternatif bir yaşam modelinin inşa edilebileceğini söylüyor. Tartışmalarda, bundan sonraki sürece dair önemli bazı hedef programlarla bu sürecin paralel bir şekilde geliştirilebileceğini de söyleyebiliriz.
"Her bir ittifakın bileşeni olan her bir ülkedeki her bir kadının yaşamış olduğu sorunların hem ciddi bir kamuoyu oluşturulabilmesi hem ortak dayanışma kültürünün daha da geliştirilebilmesi gerekir."
*NADA’nın yedi ihtisas komitesi kurma kararı, örgütsel yapı ve işleyiş açısından ne tür bir kurumsallaşma arayışına işaret ediyor?
Belirlenen sürece baktığımızda, bir sonraki kongreye kadar daha önceki konferanslarda belirlenen hedefler, biraz daha süreç içerisinde gelişen yoğun savaş süreçleri, bazı buluşmaların bir zamana yayılmasına neden oldu. Bunun yaratmış olduğu tahribatlar tartışıldığında, özellikle bu kongrede en çok temelde ihtiyaç duyduğumuz boyutlar nelerdir üzerinden tartışmalar yürüttük. Yine kongre süreci içerisinde gelen öneriler doğrultusunda çeşitli komisyonlar oluşturuldu. Bu komisyonlardan bir tanesi eğitim ve beceri geliştirmeydi. Aslında, biraz daha özgür kadın bilinci, kültürünün geliştirilebilmesinde kadının kendi hakları üzerinde yoğunlaşması ve toplumun geneline yaygınlaştırılabilmesi adına önemli bir komisyondu. Yine araştırma-inceleme komisyonu, hem bölgelerde hem kentlerde hem de genel olarak, aslında kadını hafızasız kılmaya dönük yaratmış olduğu tahribatlara karşı; hem toplumsal cinsiyet rolleri hem kadının eşit temsiliyeti konusunda önemli süreçleri geliştirebilecek önemli bir komisyon olarak ifade edebiliriz.
Kadınların sorununa hakim olamamak incitici bir durum
Dünya üzerinde her gün bilişim alanı gelişmekte, medya alabildiğine gelişkin bir pozisyondadır. Fakat tüm kongre süreci içerisinde karşılaştığımız durum, diğer ülkelerdeki kadınların yaşamış olduğu sorunlara birebir hakim olamadığımız gerçekliğiydi. Ne yazık ki incitici bir durumdu. Her bir ittifakın bileşeni olan her bir ülkedeki her bir kadının yaşamış olduğu sorunların hem ciddi bir kamuoyu oluşturulabilmesi hem ortak dayanışma kültürünün daha da geliştirilebilmesi gerekir. Medya ve bilişim noktasında bir komisyonun oluşturulabilmesi de önemli kararlardan bir tanesiydi. Yani özgür kadın basın geleneğinin geliştirilebilmesi, bunun bilişim ve medya alanlarında da bir hale getirilebilmesi de alınan komisyon kararlarından bir tanesiydi.
Oluşturulan komisyonlardan biri de hukuk
Yine hukukla ilgili bir komisyon süreci... Hem ulusal hem de uluslararası, hem yerel düzeyde kadınların karşılaşmış oldukları hak ihlallerinin giderilmesine dair, hukuk anlamında da bu komiteler aracılığıyla ortak bir dayanışmanın açığa çıkarılabilmesi. Kadının güvenlik ve barış süreçlerine dair de önemli bir komite oluşturuldu. Yine yani buna baktığımızda, hem şiddetin yaratmış olduğu süreçlerde karşılaşılan durumlara müdahale edebilmekten tutalım, cezaevlerinde ağır koşullarda İran örneği çok yoğunca kongrede de tartışıldı, bunlara dair de burada tutsak kadınların durumundan tutalım, gelişen her türlü süreç içerisinde de kadının güvenliği ve barışçıl koşullarda yaşamını geliştirebilecek bir komite vardı.
İklim ve Adalet Komitesi
İklim ve Adalet Komitesi oluşturuldu. İklim süreci içerisinde de aslında kadının doğayla olan bağı ve bütünlüğü içerisinden baktığımızda, çevre felaketlerine karşı, savaşın yoğun yıkım süreçlerine karşı da bir komitenin oluşturulabilmesi durumu söz konusuydu. Ve en önemli çalışmalardan bir tanesi de, komite olarak örgütlendirilen kampanyalar. Kadınların küresel anlamdaki yürütmüş olduğu, bazı dönemlerde açığa çıkan çok önemli kampanyalar vardır.
Kampanyalar geliştirildi
Ayrıca burada, belki gündemimiz olmayan bir konunun başka bir ülkede mesela Sudan'a, Yemen'e baktığımızda çok ciddi düzeyde savaşın yaratmış olduğu yıkımın karşısında çocuk ve kadın ölümleri üst seviyeye ulaşmış. Beslenme yetersizliğinden kaynaklı açlıkla, sayısı yüzbinleri bulan kayba erişmesi; savaşlardaki sivil kadın ve çocuk ölüm oranlarının ne yazık ki her geçen yıl çok daha fazla katlanarak sürmesine dönük bir süreçten bahsedilebilir. Bu noktada da kampanyalarda bağlayıcılık durumu açığa çıkıyor. Yani, 19 ülkenin herhangi birinde kadına, çocuğa, doğaya karşı gelişebilecek her türlü ihlal karşısında; kampanya komitesi aracılığıyla da tüm bu ülkelerin ortak dayanışma geliştirilmesine vesile olacak.
Açıkçası bu 7 tane ihtisas komisyonunun oluşmasındaki en önemli sebeplerden bir tanesi de kongrenin belli kararlar alıp, sonuç odaklı ve daha kurumsal bir kimliğe kavuşması adına önemli bir çalışma olduğunu ifade edebiliriz.
Aynı zamanda, daha sonraki süreçlerde yine bir araya gelişlerimizde yürütülen pratik faaliyetlerin raporlanması, sonuçlanması adına da önemli verilerin daha net bir şekilde açığa çıkmasına vesile olacaktır.
"NADA'nın planlaması ve hedefleri üzerinden hem konferans hem kongre süreçlerinin açığa çıkarmış olduğu tartışmalar doğrultusunda, önümüzdeki dönemi gerçekleştirecek."
*Bu komitelerin kurulmasıyla birlikte hangi alanlarda uzmanlaşma hedeflenmektedir ve bu durumun sahadaki uygulamalara etkisi ne olabilir?
Kongrenin sonucu itibariyle de alınan çeşitli kararlar vardı. Bunlar da belli boyutlarıyla kamuoyuna yansıdı. Hem uluslararası sözleşmeler boyutunda, kadına ve topluma tanınan sözleşmelerin ve protokollerin takibinin yapılıp yerellerde uygulanabilmesi… Tutsaklara kadar, soykırım süreçlerinin yaratmış olduğu tahribatlara kadar baktığımızda; kadının yaşam içerisinde karşılaşmış olduğu tüm sorun ve problemlerin giderilmesine dair iddialı bazı kararlaşmalar durumu söz konusuydu. Kimi ülkelerde buna dair çok ciddi çalışmalar olmakla birlikte, kimi ülkelerde bu çalışmaların açığa çıkarmış olduğu deneyimlerden faydalanma durumu söz konusuydu. Sosyal yaşama ilişkin ifade edilebilecek sorunlar, zaten aslında tüm dünyada karşılaşılan, kadınların karşılaşmış oldukları ciddi sorunlar ve problemlerdi.
Ekonomik açıdan projeler
Kadın cins kırımından tutalım, şiddetin ve savaş süreçlerinin yaratmış olduğu problemleri; aynı zamanda Orta Doğu coğrafyasında radikal İslam'ın kadının bedenini araçsallaştırmasına karşılık, kadının biraz daha kamusal alanda güçlü ittifaklarla birlikte kendini örgütleyebilmesi… Kendisiyle beraber toplumu da örgütleyebilmesi… Yine kadının dünya ekonomisindeki yeri bilinmekle birlikte, ne yazık ki Orta Doğu coğrafyasında kendi ekonomik gücünü açığa çıkarabileceği alanların da çok ciddi kısıtlılıkları var. Buna dair belki bazı ortak projeler ve protokollerle birlikte bu süreçleri yürütmenin ötesinde, birbiriyle eşgüdümlü geliştirilebilecek süreçler olarak da ifade etmek mümkün.
Önemli bir sinerji yakalandı
Her şeyin ötesinde, bu kongre aslında her bir bölge ülkesinin katılımıyla birlikte enerjinin bir araya gelmesinin yaratmış olduğu çok önemli bir sinerji yakalandı. Çok önemli bir ortaklaşma, ittifak, koalisyon ve kongresi olarak baktığımızda; birbirini hisseden, birbirini gören, dokunan noktada önemli bir süreci açığa çıkardı. Belki öncesinde bizler ilk olarak gittik. Bizden önce, 2013’ten 2021’e Türkiye ve bölgeden katılımlar olmakla birlikte, bir sonraki kongreye kadar da bu sürecin her parçada kendini örgütlemesi gibi bir durum söz konusu. Zaten bir delegasyon seçimi de olacak. Buna dair de şöyle ifade edebiliriz: Her bir ülkeden katılan kadınlardan 5’ten az olanlar bir delege, 5’ten fazla olanların da 2 delegelik temsiliyet durumu söz konusuydu.
Türkiye ve bölgeden 15 kadın katıldı
Zaten NADA Kongresi'nin sekretaryası, Haziran başlarında bir toplantı da gerçekleştirdi. Gerçekleştirmiş olduğu bu toplantıda, bu ihtisas komisyonlarına dair bazı belirlemeler olmakla birlikte, konferansın bitiminden hemen sonra 15 Temmuz'a kadarki süre içerisinde de belirlenen bir takvim var. Bu takvime göre de üye ülkelerin tamamında hem sekretaryaya hem ihtisas komisyonlarında görev alacak kadınların tespitinin yapılmasına dair bir süreç olacak. Bizler de Türkiye ve bölgeden, 15'i aşkın kadının katılımıyla gitmiştik Süleymaniye'deki kongreye.
Sekretarya bir araya gelecek
Bizler de önümüzdeki günlerde kendi iç toplantılarımızı gerçekleştirerek, NADA'nın planlaması ve hedefleri üzerinden hem konferans hem kongre süreçlerinin açığa çıkarmış olduğu tartışmalar doğrultusunda, önümüzdeki dönemi gerçekleştirecek planlamaları da ortaya koyarak bu sürece nasıl katkı sunacağımız boyutunda; hem ihtisas komisyonları hem sekretaryanın delegasyon seçimi noktasında kendi iç tartışmalarımızı belirli periyotlarla yapacağız. Muhtemelen önümüzdeki günlerde bunu da tamamlamış olacağız. Sanırım 15 Temmuz'dan sonra da NADA’nın buna dair tekrar sekretaryasının bir araya gelmesi söz konusu olacaktır. Tüm kongrenin hem komisyonlarının belirlenmesi hem parçalarda bir eylem takviminin açığa çıkması gibi bir durum gelişecektir.