Kürtçeye statüsü için açıklama: Anadilde eğitim demokratik entegrasyonu güçlendirir
- 18:36 11 Ekim 2025
- Güncel
WAN - KURDİGEH tarafından Kürtçenin statü kazanması ve eğitim dili olması talebiyle yapılan açıklamada, “En temel hakkımız olan anadilimizde eğitim, Kürtçeye statü ile barışçıl yasa taleplerimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. Milyonlarca insanın konuştuğu Kürtçenin eğitim dili olması en temel haklarımızdandır. Bu durum demokratik entegrasyonu ve kültürel kimliğin güçlenmesini de sağlayacaktır” denildi.
KÛRDÎGEH, Wan’da Kürtçenin eğitim dili olması ve statü kazanması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Merkez Rêya Armûşê (İpekyolu) ilçesinde bulunan Feqîyê Teyran Parkında gerçekleşen yürüyüşe Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe örgütü yöneticileri, yerine kayyım atanan Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Neslihan Şedal, DEM Parti Wan Milletvekili Mahmut Dindar, demokratik kitle örgütleri ile çok sayıda kişi katıldı.
“Statûya Kurdî perwerdehiya bi Kurdî” yazılı pankartın açıldığı açıklamada sık sık “Zimanê ne hebûna me ye”, “Bê Kurdî jiyan nabe”, “Bê ziman jiyan nabe” sloganları atıldı.
Aynı taleple KÛRDÎGEH önüne yapılmak istenen yürüyüşe Valiliğin “yasak” kararı gerekçe gösterilirken, kitle yasak kararına sloganlarla yanıt verdi.
‘Bu faşizmdir’
Valiliğin yasak kararını eleştiren yazar Heval Dilbihar, “Türkçeyi, Türk ulusunun dilini birileri yasaklarsa siz ne düşünürsünüz Vali Bey? 21’inci yüzyılda hala Kürtler Allah’ın verdiği bir dili konuşmak için mücadele veriyor. Bu faşizmdir. Bir halkın, bir ulusun anadilini yasaklayan her türlü girişim vahşettir. Sen barışın gelmesini istemiyor musun? Sen insanların ölmesini mi istiyorsun?” diye sordu.
Ardından yapılan açıklamada ise basın metnini KÛRDÎGEH eşbaşkanı Mesut Kertiş okudu.
‘Anadilde eğitim demokratik entegrasyonu güçlendirir’
Kürtçe okunan açıklamada, demokratik, eşitlikçi ve barışçıl bir toplumun, halkların temel haklarına, diline ve kültürüne saygı duyularak oluşabileceğine vurgu yapıldı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tarafından başlatılan “Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne değinilen açıklamada, Abdullah Öcalan’ın demokratik cumhuriyet için yeni bir imkan sunduğu belirtildi. Açıklamada, “Biz de bu çerçevede Kürt dil kurumları, insan hakları savunucuları olarak, en temel hakkımız olan anadilimizde eğitim, Kürtçeye statü ile barışçıl yasa taleplerimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. Milyonlarca insanın konuştuğu Kürtçenin eğitim dili olması en temel haklarımızdandır. Bu durum demokratik entegrasyonu ve kültürel kimliğin güçlenmesini de sağlayacaktır” denilerek uluslararası yasalara dikkat çekildi.
‘Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmalı’
Kürt sorununun çözümü için barışçıl ve demokratik adımların atılması gerektiğine işaret edilen açıklamada, “Entegrasyon yasaları, barışçıl ve demokratik çerçevede somut adımlarla atılmalı. Bu yasa, tüm halk ve kültürlerin özgür ve onurlu bir şekilde bir arada yaşamasını sağlamalı. Devlet yetkililerinin bu talepleri ciddi ele alması ve demokratik bir toplum için ivedilikle yasal zeminde adımlar atması gerekiyor. Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve somut anlamda yasal adımların atılması gerekiyor. Demokratik Cumhuriyet’in temelinde asimilasyon ve yok sayma politikaları olmamalı ve bu politikalar ortadan kaldırılarak eşitlik sağlanmalı. Bu temelde anadilde eğitim talebi ile Kürtçeye statü talebimizi her yerde haykıracağız. Hiçbir güç demokratik ve meşru taleplerimizin önünü alamaz” denildi.
Valiliğin yasaklama kararına karşı açıklama sonrası erbane ve stranlar eşliğinde beş dakikalık oturma eylemi gerçekleşti. Oturma eyleminin ardından açıklama slogan ve zılgıtlar eşliğinde son buldu.