Binler hazır ve umutlu: Bu çağrı karşılıksız kalmayacak

  • 09:07 14 Temmuz 2025
  • Güncel
Nazlıcan Nujin Yıldız 
 
WAN – Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı tarihi çağrı, Rojava’da büyük bir coşku ve kararlılıkla karşılandığını belirten, Halk İnisiyatifi Eşbaşkanı Ayşe Efendi, Rojava halkının bu çağrıya yanıt vermeye, harekete geçmeye ve bu süreci omuzlamaya hazır olduğunu vurguladı. Ayşe Efendi, “Artık bu sürecin ilerlemesi için Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır” diyerek çağrının ciddiyetine dikkat çekti.
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın barış ve demokratik toplum çağrısı, sadece Kürt halkı nezdinde değil, tüm dünya halkları arasında da derin yankılar uyandırmaya devam ediyor. 9 Temmuz’da yaptığı yeni çağrı ise, küresel ölçekte yeniden büyük bir heyecan ve umut yarattı. Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği paradigma, halklar tarafından evrensel bir model olarak görülürken; barışın ve demokratik bir toplumun inşası için onun fiziki özgürlüğünün sağlanması ve yaşam koşullarının iyileştirilmesinin artık bir zorunluluk olduğu vurgulanıyor.
 
Sürece dair değerlendirmelerde bulunan Özgürlük Halk İnisiyatifi Eşbaşkanı Ayşe Efendi,  Abdullah Öcalan’ın paradigması temelinde Rojava’da yeni bir sistem inşa edildiğini belirterek, "Asrın çağrısı tüm Kürdistan’ı kapsıyor. Bu çağrıya tüm Kürt halkı sahip çıkmalıdır" ifadelerini kullandı.
 
‘27 Şubat çağrısı, barış için uzatılmış bir eldir’
 
27 Şubat’ta yapılan tarihi çağrıdan önce, halkın 15 Şubat’ta Kürdistan’da ve dünyanın birçok yerinde sokaklara çıkarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep ettiğini ifade eden Ayşe Efendi, bu kitlesel talebin ardından yapılan tarihi çağrının, halk tarafından görüntülü olarak beklenmesine rağmen yalnızca bir fotoğrafla kamuoyuna sunulduğunu belirtti. Ayşe Efendi, “Önder Apo’nun 27 Şubat’ta yaptığı çağrı, Kürt halkının yeniden canlanması ve umudunu yitirmemesi gerektiğini ortaya koydu. Önder Apo’nun özgürlüğü, Kürt halkının özgürlüğüdür. Önder Apo ile Kürt halkı birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. 27 Şubat’taki çağrı, barış için uzatılmış bir eldir. Barış sürecinin başlaması ve toplumsal huzurun sağlanması için bu çağrıya karşılık verilmelidir” dedi.
 
 ‘Önderliğin üzerindeki tecrit hala devam ediyor’
 
Barış ve Demokratik Toplum çağrısının ardından halkların, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep ettiklerini; ayrıca, Abdullah Öcalan ile görüşme taleplerinin olduğunu ve PKK’nin 12. Kongresi'ne Abdullah Öcalan’ın da katılması gerektiğini ifade ettiklerini belirten Ayşe Efendi, bu kapsamda kendilerinin de Kürt Halk Önderi’nin fiziki özgürlüğünü talep ettiklerini vurguladı. Ayşe Efendi, “Tüm bu talepler karşısında Önder Apo, fiziki özgürlüğünün tartışılmasını istemiyor. 'Ben özgürüm, fikirlerim de özgür' diyor. Ancak biz yine de Önder Apo’nun koşullarının iyileştirilmesini bekliyoruz. Tüm halk bunu bekliyor. Önderlik üzerindeki tecrit hâlâ sürüyor. Önder Apo kendini özgürleştirdi, halk da Önder Apo’yu özgürleştirdi” şeklinde konuştu.
 
 ‘Önder Apo’nun çağrısı bütün Kürdistan’ı bağlıyor’
 
Kürt sorununun çözümünün yalnızca Bakur Kürdistan’a bağlı olmadığını, bunun dört parça Kürdistan’ı ve tüm dünyayı ilgilendirdiğini söyleyen Ayşe Efendi, Kürt sorununun çözümü için tüm dünyanın çaba göstermesi gerektiğini ifade etti. Ayşe Efendi, “Yüzyıl önce Kürdistan dört parçaya ayrıldıktan sonra, uluslararası güçler Kürtleri yok etmek amacıyla çeşitli baskılar uyguladı. Eğer Kürt sorunu çözülmezse, aynı acılar yeniden yaşanacaktır. Önder Apo’nun gönderdiği mesaj, dört parça Kürdistan’ı da kapsıyor—özellikle Rojava’yı. Zaten Kobanê direnişinde, Önder Apo’nun ilan ettiği seferberlikten sonra bu direnişe dört parça Kürdistan’dan da katılım sağlandı ve bir devrim gerçekleşti” sözlerini kullandı.  
 
‘Kadınlar, Önder Apo’ya bağlı’
 
Rojava Devrimi'nin aynı zamanda bir kadın devrimini de beraberinde getirdiğini ifade eden Ayşe Efendi, “Özellikle Kobanê direnişinde YPG ve özellikle YPJ bu devrimi yürüttü, tüm dünya da bu devrime ses verdi. Herkes YPJ’lileri görmek, nasıl savaştıklarını öğrenmek istedi. Kürt kadınlarının sesi ve rengi, Kobanê direnişinde açıkça ortaya çıktı. Rojava Devrimi, kadın devrimi olarak tanındı. Bugüne kadar da sistemin tamamında eşbaşkanlık modeli, komün sistemi ve iç mücadelelerdeki direnişlerde, kadınlar bir kez daha ön plana çıktı. Zaten Önderlik de ‘Kadın özgürleşirse, Kürdistan da özgürleşir’ diyor. Önder Apo, Jineolojî’ye mektup gönderdi; kadınlara nergis çiçeği yolladı. Rojava’da kadınlar yeniden ön plana çıktı. Yürüttükleri çalışmalarda ve taşıdıkları umutlarda Önder Apo’ya bağlılıklarını sürdürüyorlar. Kadınlar, Önder Apo’nun kendilerine kazandırdığı özgürlüğü; düşüncelerinde, varlıklarında, kendilerini tanımada ve hak-hukuk alanlarında gerçek anlamda kullanmalıdır” diye konuştu.
 
‘Rojava Önder Apo’nun yükünü omuzlamaya hazır’
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yaptığı tarihi çağrının Rojava’da yaşayan halk üzerindeki etkisine de değinen Ayşe Efendi, “Kürt halkı yüzlerce, binlerce insan Önder Apo’nun eğitiminden geçti. Kürt halkı, Önder Apo’nun çağrısına hazırdır. Bugün Rojava’da demokratik ulus, barış ve huzur sağlanmışsa, bu Önder Apo’nun sayesindedir. Özellikle Arap kadınlarının ve Arap halkının Önder Apo’ya olan bağlılığını net bir şekilde görüyoruz. Zaten Rojava, Önder Apo’nun uzattığı barış elini tutmaya ve onun yükünü omuzlamaya hazırdır. Herkes hareket halinde; herkes, Önder Apo’nun paradigmasıyla aynı fikirde. Herkes, Önder Apo’nun düşüncelerini anlamak istiyor. Onun fikirlerini, eğitimlerini, mesajlarını dikkatle takip ediyorlar. Burada halk, ne yapılması gerekiyorsa ona hazır” ifadelerini kullandı.
 
‘Önder Apo’nun özgürlüğü, tüm dünyanın gündeminde’
 
Tüm dünyanın, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü beklediğini vurgulayan Ayşe Efendi, özellikle Nobel ödüllü akademisyenler ve hukukçuların da Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanmasını talep ettiklerini belirtti. Kürt halkının; Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasını, koşullarının iyileştirilmesini ve onunla doğrudan görüşme imkanına kavuşmayı istediğini dile getiren Ayşe Efendi, “Halkın gidip Önder Apo’yu görmesi gerekiyor. Farklı ülkelerden, Önder Apo ile görüşmek isteyen yüzlerce grup var. Bugüne kadar Erdoğan iktidarı böyle bir imkân tanımadı. Artık Önder Apo’nun özgürlüğü sağlanmalı. Bu, tüm dünyanın gündeminde. Kürt halkı, Önder Apo’dan ayrı düşünülemez. Onun yüksek sesi, yeni paradigması ve felsefesiyle dünya bütünleşti. Zaten yüzyıllardır kilitlenmiş olan bu siyaset, bugün yeni bir düzleme taşındı. Askeri, siyasi ve diplomatik anlamda yeni bir adım atıldı. Dört parça Kürdistan’daki herkesin, Önder Apo’nun uzattığı barış elini tutması ve onun yükünü omuzlaması gerekiyor” şeklinde konuştu.
 
'Gözümüz aydın'
 
Ayşe Efendi, son olarak 9 Temmuz’da Abdullah Öcalan’ın yaptığı çağrının görüntülü olarak yayımlanması dolayısıyla çok mutu olduklarını paylaşarak “Gözümüz aydın, Önder Apo’yu gördük. Sağlığının, sıhhatinin yerinde olduğunu gördük. Kürt halkının gözü aydın, tüm dünyanın gözü aydın” dedi.