Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki hak ihlalleri protesto edildi

  • 17:35 22 Aralık 2025
  • Güncel
İSTANBUL - Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde yaşanan hak ihlalleri ve koğuşların değiştirilmesine karşı yapılan açıklamada, tutsakların temel haklarının ihlal edildiğini ve  koğuş değişikliği sürecinin hukuka aykırı bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı.
 
İstanbul'da 19 Aralık “Hayata Dönüş Operasyonu”nun yıl dönümünde Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutsakların kaldığı koğuşlara cezaevi personelleriyle baskın düzenlendi, koğuşlar zorla boşaltıldı. Cezaevi müdürünün tutsaklara, “Devletin büyüklüğünü böyle göreceksiniz, hemen çıkın yoksa zorla çıkarırız” diyerek tehditte bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği(MATUHAYDER), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği(ÖHD), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği Derneği (İHD), Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST),  Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde basın açıklaması yapıldı.
 
Basın metninikurumlar adına Avukat Eylem Kaplan okudu.
 
Koğuşları değiştirilen tutsaklarla görüştüklerini ancak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi İdaresi ile talep etmelerine rağmen görüşme sağlayamadıklarını belirten Eylem Kaplan, tutsakların temel haklarının ihlal edildiğini ve  koğuş değişikliği sürecinin hukuka aykırı bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı.
 
'Koğuşun fiziki şartları oldukça kötü'
 
Eylem Kaplan, koğuşları değiştirilen tutsakların cezaevi idaresi tarafından eşyalarını dahi toplamalarına müsaade edilmediğini aktararak, "Eşyaları personellerin toplayıp diğer koğuşa taşıyacağını söylemişlerdir. Şu an hala mahpusların koğuşlarında kendi paralarıyla aldıkları eşyaları idare tarafından verilmemiştir. Mahpusların yerleştirildiği koğuşun fiziki şartları oldukça kötüdür. Duvarlar nemden kabarmış, sıvalar dökülmüş, pencere ve demir kapılar paslı, elektrik tesisatı çalışmaz halde, sular borulardaki pas nedeniyle kirli akmakta olup mahpusların sağlık güvenceleri bulunmamaktadır" dedi.
 
'Tarihsel olarak tesadüf değil'
 
Eylem Kaplan, 19 Aralık tarihinde koğuş değişikliği için 50 robocop kıyafetli personel ile 40-50 ye yakın infaz memuru personelle koğuşa baskın yapılmasının tarihsel olarak tesadüf olmadığını belirterek şunlara dikkat çekti: "Bu coğrafyada 19 Aralık 2000 tarihinde, 20 hapishanede eş zamanlı operasyonlar düzenlenmiş; üç gün süren ve televizyonlardan canlı yayınlanan bu operasyonlarda 30 mahpus yaşamını yitirmiş, yaklaşık 300 mahpus yaralanmıştır. Bu katliamın tam da 25. yıldönümünde benzeri bir müdahalenin gerçekleştirilmesi, toplumsal travmayı yeniden tetiklemekten öteye geçmemektedir. Nitekim operasyon sırasında koğuşa giren bazı görevlilerin ‘devletin gücünü göreceksiniz’ şeklindeki söylemleri ve Robocop kıyafetleri, yaşananların sıradan bir cezaevi düzenlemesi ya da koğuş değişikliği olmadığını, toplumsal barışın konuşulduğu bu dönemde sürecin ruhuna da aykırı olduğunu göstermektedir. Bu belirlemeler ile Bakırköy Başsavcılığının bugün konuya ilişkin yaptığı ve hiçbir olumsuzluk yaşanmadığına dair açıklaması arasındaki fark ortada olup takdir kamuoyunundur.”
 
Talepler sıralandı
 
Eylem Kaplan, son olarak şu talepleri sıraladı: “Hapishanelerin sivil toplum kuruluşlarının denetimine açık hale getirilmesini, Tüm mahpuslar için insan onuruna yaraşır yaşam koşullarının sağlanmasını, mahpuslara yönelik yıllardır süregelen psikolojik ve diğer her türlü şiddet ile keyfi uygulamalara son verilmesini, temel ihtiyaçlara erişimin güvence altına alınmasını ve hukuksuz biçimde el konulan eşyaların derhal mahpuslara teslim edilmesini tüm adli ve idari makamlardan talep ediyoruz.”