
Parlamenterler: Birlik ve beraberlik barışı getirecek
- 09:08 31 Mayıs 2025
- Güncel
Pelşin Çetinkaya-Gülistan Gülmüş
AMED - “Kürt Kadın Parlamenterler Konferansı”na katılan kadın parlamenterler, konferansın Kürt siyasetçi kadınların birliği açısından önemini vurgulayarak, “Açıkça görülüyor ki Kürt kadınları dünyanın her yerinde isimlerini tarihe kazımış, seslerini dünyaya duyurmuştur. Bu nedenle süreçteki rolleri önemli” dedi.
Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde Amed’de Kürt Kadın Parlamenterler Konferansı gerçekleştirildi. Çand Amed Konferans Merkezi'nde gerçekleştirilen konferansa, Kürdistan, Orta Doğu ve Avrupa’dan Kürt kadın parlamenterler ve siyasi parti temsilcileri ile TJA aktivistleri katıldı. Konferansın yapıldığı salona Kürtçe, Türkçe, Zazaca ile Arapça dillerinde, “Jin siyaseta demokratik dimeşînın, civaka demokratik ava dikin” pankartı ve “Jin, jiyan, azadî”, “Cînîya azad komelo azad”, “Jin azad dibe, civak azad dibe” flamaları asıldı. Kadınlar, 2 gün süren konferansta ulusal kıyafetleriyle yer aldı.
2 gün süren konferansta ilk gün, kadın parlamenterler 3 oturumda deneyimlerini paylaştı. Konferansın ilk gününde tutsak siyasetçiler Leyla Güven ve Semra Güzel’in de mesajları okundu. Konferansın 2’nci gününde ise atölyeler oluşturuldu. Oluşturulan atölyeler sonucunda, sonuç bildirgesinin açıklanmasının ardından konferans sona erdi.
Konferansa Güney Kürdistan’dan katılan parlamenterler Mahabad Şeh Emin ile Rûpak Ehmed Rahman, iki gün süren konferansa dair değerlendirmelerde bulundu.
‘Nasıl ilerleyeceğimizi görebilir, ortaklaşabiliriz’
Bu konferansta kendi alanlarında kendilerini nasıl geliştirebileceklerini görmeleri adına önemli bir deneyim olduğunu kaydeden Mahabad Şeh Emin, “Ben, Güney Kürdistan’dan gelen bir Kürt kadın parlamenter olarak Amed’deki bu konferansa katılmak için geldim. Tecrübelerimizi paylaşacağımız ve kendi parlamento deneyimlerimizi aktaracağımız için mutluyum.
Özellikle kadınlara dair Kürdistan Parlamentosu’nda çıkarılan yasa ve kanunları burada aktarmamız çok önemli. Kadınların karar alma mekanizmalarında yer alması ve Irak ile Kürdistan parlamentolarında kadın kotasının uygulanması için mücadele ediyoruz. Türkiye Parlamentosu’nda görev yapan kadınların tecrübelerini dinlemek de bu barış sürecinde bizim için çok değerli. Onların deneyimlerinden faydalanarak bizler de kendi alanımızda nasıl ilerleyebileceğimizi görebilir, ortaklaşabiliriz” ifadelerine yer verdi.

‘Süreci destekliyor ve arkasındayız’
Güney Kürdistan’da sözü edilen barış sürecinin kendilerini umutlandırdığını ifade eden Mahabad Şeh Emin, “Kadınların aynı çizgide ve birlik içinde kadın mücadelesine katılması bizim için çok önemli. Dört parça Kürdistan’daki kadınların temel ihtiyaçları ve amaçları ortaktır. Kuzey Kürdistan’da barış sürecinin başlamış olması bizi hem mutlu ediyor hem de umutlandırıyor. Biz de bu süreci destekliyor ve arkasında durduğumuzu açıkça ifade ediyoruz” diye kaydetti.
‘Önemli olan halkın hedefine ulaşması’
Sürecin olumlu gitmesi ve barış ile sonuçlanması sonucunda dört parça Kürdistan’da kadınların özgür bir şekilde yaşayacağına işaret eden Mahabad Şeh Emin, “Hepimiz biliyoruz ki bütün devrimler silahlı mücadeleyle başlar fakat esas önemli olan halkın mücadeleyle hedefine ve kazanıma ulaşmasıdır. Biz kadınlar olarak bu sürecin destekçisi olacağız. Çünkü biliyoruz ki barış sürecini başlatan ve onu ileriye taşıyan da yine kadınlardır. Bir kez daha vurgulamak isterim ki bu sürecin sonuna kadar arkasındayız. Umuyorum ki bu süreç, önce Kuzey Kürdistan’daki kadınların, ardından dört parça Kürdistan’daki tüm kadınların huzura kavuşmasıyla sonuçlanır. Bu konferansın sonuç bildirgesinde mutlaka barış süreciyle ilgili bir madde yer almalı ve sürecin desteklenmesi gerektiği açıkça ifade edilmelidir” ifadelerini kullandı.
‘Kürt kadınların rolü ve önemi büyük’
Konferans ile beraber birlik ve beraberliğin önemine dikkat çeken Mahabad Şeh Emin, son olarak kadınların söz konusu süreçte rolünün gerekliliğinin önemini vurguladı. Mahabad Şeh Emin, “Biz Güney Kürdistanlı kadınlar olarak, kadın dernekleri, vakıfları ve kurumlarında ortak bir ses ve ortak bir amaç etrafında birleşmeye çalıştık. Temel amacımız, kadınların toplumsal ve siyasal yaşamda maruz kaldığı şiddetin önüne geçmek ve bu mücadeleyi yasalarla hem Kürdistan’da hem de Irak Parlamentosu’nda yasal zemine oturtmaktır. Kadına yönelik şiddet ve aileyle ilgili bir yasa tasarısı hazırladık. Bu yasayla kadının ve ailenin korunmasına yönelik adımlar atılması için mücadele ediyoruz. Açıkça görülüyor ki Kürt kadınları dünyanın her yerinde isimlerini tarihe kazımış, seslerini dünyaya duyurmuştur. Kürt kadınları özgürlükleri için savaşan, mücadele eden ve özgürlüklerine ulaşmadan da geri adım atmayan kadınlardır. Bu nedenle Kürt kadınlarının rolü ve önemi büyüktür” dedi.
Rûpak Ehmed Rahman ise konferansa katılım amaçlarından söz ederek, “Biz bu konferansa Komele olarak katıldık. Güneyli kadınlar olarak deneyimlerimizi paylaşıyoruz, Kuzeyli kadınlar da kendi tecrübelerini aktarıyor. Dört parça Kürdistan’ın kadınları olarak bu panelde ve konferansta şunu esas alıyoruz: Kadınlar olarak nasıl başarıya ulaşabiliriz, nasıl mücadelemizi büyütebiliriz? ‘Jin, jiyan, azadî’ sloganı bütün kadınların ortak sloganıdır ve öyle de olmalıdır” diye konuştu.
‘Kültürümüze sahip çıkmaya ihtiyacımız var’
Kürt kadınları olarak ortak bir düzenin gerekliliğini vurgulayan Rûpak Ehmed Rahman, son olarak şu şekilde konuştu: “Bizim partimiz parlamentoda İslami bir partidir. Ancak biz, İslami bir parti olarak kadının özgürlüğünü savunuyoruz. Kur’an’da da geçtiği gibi kadın ve erkek eşittir, biz de bu eşitliği savunmak için mücadele ediyoruz. Bu konferans için çok teşekkür ediyorum. Aynı zamanda burada bulunan tüm vekillere de teşekkür etmek istiyorum. Dört parça Kürdistan’daki kadınları bir araya getiren bu konferans çok önemlidir. Bizim en büyük sorunumuz toprağımızdır; bizi ayıran sınırlardır. Bu yüzden umuyorum ki her yıl ulusal Kürt konferansları kadınlara özel ya da karma şekilde düzenlenir. Bizim dilimize, birbirimize ve kültürümüze sahip çıkmaya ihtiyacımız var.”