Ümraniye’de şölen: Barışı birlikte inşa edelim
- 21:41 26 Ağustos 2025
- Güncel
İSTANBUL- DEM Parti, 1 Eylül Dünya Barış Günü öncesinde Ümraniye’de düzenlediği şölende, “Herkes bu süreçte elini taşın altına koymalı ki, barışı birlikte inşa edelim. Bu barış halkların lehine gelişsin” mesajı verdi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Örgütü, “Demokratik Toplum İçin Barışa Ses Ver” şiarıyla Ümraniye’nin Esenkent Mahallesi’nde şölen düzenledi. Sarı, kırmızı ve yeşil DEM Parti bayraklarıyla süslenen alanda halkın coşkulu halayları eşliğinde başlayan şölene; Barış Anneleri, KAY-DER Eşbaşkanı Tuncay Gökçe, DEM Parti il ve ilçe örgütleri ile yüzlerce yurttaş katıldı.
'Barışa ses olalım'
Ardından DEM Parti Ümraniye İlçe Eşbaşkanı Ayten Bingöl, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutlayarak barışa ses olma çağrısı yaptı. Ayten Bingöl, “1 Eylül Dünya Barış Günü bizim açımızdan çok kıymetli. Ümraniye İlçe Örgütü olarak sizlerin misafiri olduk ve barışa ses olalım dedik. Barışa ses olalım ki artık anneler ağlamasın. Herkes bu süreçte elini taşın altına koysun, bu süreci birlikte örelim. Bu barış halkların lehine gelişsin” dedi.
'Halayımız herkesi birleştirir'
Daha sonra söz alan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Çınar Altay, devletin Kürt halkına uyguladığı inkâr ve imha politikalarının artık etkisiz kaldığını söyledi. Çınar Altay konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bugün sesimiz çok yere ulaşıyor. Barış ne kadar değerli ve ne kadar zor inşa edilen bir şey değil mi? Barışın inşası büyük bir cesaret istiyor. Kürt halkı savaşın ortasında barışın sesini yükseltiyor ve bunun mücadelesini veriyor. Sizler de bu mücadelenin öznesisiniz. Helal olsun sizlere; zorluklara rağmen barışın sesini yükseltenlere. Bizim barış halayımız; savaşlardan, işgallerden çıkar sağlayanlara karşı herkesi kapsar, bütün ezilenleri birleştirir. Dili, kültürü ve kimliği inkâr edilmiş, bu uğurda zulme uğramış bir halk, artık inkârın hiçbir değerinin kalmadığını mücadelesiyle kanıtlamıştır.”
'İrademizden bir adım geri durmuyoruz'
Çınar Altay son olarak tüm siyasi tutsakları selamlayarak, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın şahsında, zindanlarda direnen tüm yoldaşlarımıza selam olsun. Onlar barışın kapısını mücadelesiyle araladı, bedeniyle ve emeğiyle bunu kopardı. 27 Şubat’ta Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla önümüzde bir kapı açıldı. Ardından barışın başlayacağı ilk yer olarak ateşkes süreci başlatıldı. Savaşın tarafları açısından da bize şu yol gösterildi: Kendi dilimizden, kültürümüzden, kimliğimizden ve bu sömürü düzenine karşı eşit ve adil bir dünya inşa etme irademizden bir adım geri durmayacağız. Bunun araçlarını demokratik siyasete devrediyoruz. Demokratik siyasete devredilen bu yolda tarih, öznelerini arıyor. Bugün 1 Eylül’e giderken tüm etkinliklerimiz mitinge dönük hazırlıklarla sürüyor. Büyük ve zorlu bir süreç önümüzde duruyor ama bizde bunu inşa edecek büyük bir irade var” dedi.
Şölen, halay ve zılgıtlarla coşkulu bir şekilde son buldu.